top of page
Yazarın fotoğrafıBerkay Vahapoglu

Bipolar Bozukluk Tedavisi

Güncelleme tarihi: 12 Mar 2022

Bipolar bozukluk; duygudurum (mani, depresyon gibi) dönemleriyle seyreden,

süreğen nitelikte, sosyal ve mesleki işlevsellikte bozulmalara yol açabilen bir psikiyatrik hastalıktır. Dilimizde ''iki uçlu mizaç bozukluğu'' olarak bilinmektedir. Eski adı ise ''manik depresif bozukluk''tur.


Bipolar bozukluğun belirtileri ve gidişatı kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Tedavide de kişinin hastalık öyküsü, duygudurum dönemindeki hastalık belirtileri, iyilik dönemindeki belirtiler (ilaç yan etkileri, uyku problemleri vs.) önem gösterir.


Bipolar bozukluk tedavisinde mani ve depresyon dönemlerinin iyileştirilmesi temel hedeflerdendir.

Bipolar bozukluk tedavisinin temel amaçları;

  1. Mevcut duygudurum dönemlerini iyileştirmek

  2. İyilik dönemindeyken duygudurum dönemlerinin yinelemelerini önlemek

  3. Sosyal ve mesleki işlevselliği arttırmaktır.


 


Bipolar bozuklukta kullanılan tedavi yöntemleri nelerdir?


1) Duygudurum düzenleyici ilaçlar (DDD)


Duygudurum düzenleyici (DDD) ilaçlar bipolar bozuklukta kullanılan temel ilaçlardır. DDD ilaçlar; tedavide etkileri geç başladığı için (7-14 gün) sıklıkla başka ilaçlarla birlikte kullanılırlar.


  • lityum

  • valproik asit

  • karbamazepin/okskarbazepin

  • lamotrijindir


İyilik döneminde (hastalık belirtilerinin olmadığı dönemde) yeni duygudurum dönemlerin görülmesini önlemek için kullanılan ilaçlardır.


Hastalığın; mani, hipomani ve depresyon dönemlerinde mevcut hastalık belirtilerinin tedavisi için kullanılır.



DDD ilaçların kullanımının bipolar bozukluk tanılı hastalarda;

  • hastane yatışlarını azalttığı

  • intihar riskini azalttığı

  • mesleki ve sosyal işlevselliklerini korumalarına yardımcı olduğu bilinmektedir.



Bu ilaçlardan lityum, valproik asit ve karbamazepin bipolar bozukluğun her döneminde etkiliyken lamotrijinin mani ve hipomani dönemlerinde etkinliği yoktur.


Lamotrijin; tedaviye dirençli depresyon dönemlerinde ve iyilik (ötimi) dönemindeyken depresif dönemlerden korunmak için kullanılan bir ilaç grubudur

 

2) Antipsikotik ilaçlar


Antipsikotik ilaçlar; hastalığın özellikle psikotik özellik gösteren mani dönemlerinde yüksek dozlarda kullanılır.

Aynı zamanda depresyon, hipomani ve mani döneminde de sıklıkla kullanılırlar.


Ancak iyilik döneminde yeni duygudurum dönemlerin görülmesini önlemek için de duygudurum düzenleyicilerle birlikte kullanılabilirler.


Bipolar bozuklukta en sık kullanılan antipsikotikler; ketiapin, risperidon, olanzapin, aripiprazol, paliperidon, haloperidol, amisulpirid, klozapindir.



 

3) Antidepresanlar:


Antidepresanlar bipolar bozuklukta tedaviye belli durumlarda eklenen bir ilaç grubudur. Antidepresanların mani, hipomani karma özellikli dönemlerin görülme riskini arttırabildiği bilinmektedir.


Antidepresanlar sadece bipolar bozukluğun depresif döneminde; DDD ve antipsikotik ilaçlarla fayda görülemeyen durumlarda, bu ilaçlara eklenerek kullanılması gerekmektedir.




Bipolar bozukluğun tedavisinde antidepresanlar kesinlikle bir DDD veya antipsikotik ilaç olmadan tek başına kullanılmamalıdır.

Depresif dönemlerin iyileşmesinden belli bir süre sonra (6 ay kadar) kesilmesi önerilir. Ancak hastanın iyilik dönemlerinde de hafif şiddette depresfif belirtilerinin olması daha uzun süreler antidepresan kullanımını gerektirebilmektedir.


Bipolar bozuklukta en sık kullanılan antidepresanlar; bupropion, venlafaksin, essitalopram, sertralin, sitalopram, duloksetin, fluoksetin ve paroksetindir.

 

4) Psikoterapiler:


Bipolar bozuklukta psikoterapi veya psikolog ile görüşmelerin tedavide yeterli olup olmayacağı sık merak edilen sorulardandır. Psikoterapiler; bipolar bozukluğun belirtilerinin anlaşılması, depresif dönemlerin tedavisi, eşlik eden anksiyete bozukluğu, alkol - madde kullanım bozukluğu ve travma ile ilişkili bozukluklar gibi hastalıkların tedavisinde faydalıdır.


Bipolar bozukluk tanılı hastaların tedavisinde ilaç kullanmaksızın sadece psikoterapi uygulanması kesinlikle doğru değildir.

Bipolar bozukluk tedavisinde; aile odaklı psikoterapi, kişilerarası psikoterapi, bilişsel davranışçı psikoterapi ve psikoeğitim tedavide etkisi kanıtlanmış psikoterapi yöntemleridir.

Poliklinik şartlarında en sık uygulanabilen psikoterapi yöntemi psikoeğitimdir. Psikoeğitim hastalığın belirtilerinin, gidişatının, hastalık seyrinde nelere dikkat edilmesi gerektiğinin öğrenilmesidir ve her hastada uygulanması gereken basit tedavi edici müdahalelerdendir.



 

5) Elektrokonvülzif tedavi (EKT) (Halk arasında bilinen adıyla şok tedavisi)


EKT; dışarıdan beyne yapılan uyarıyla (elektrik akımı ile) hastada epileptik (sara) nöbet benzeri konvulziyon (kaslarda kasılmaların olduğu bir nörolojik hadise) sağlanmasıdır.


EKT'de uygulanan elektrik akımı ile oluşan konvulziyon sırasında beyinde bazı bölgelerde hormonal değişimler olur. Antidepresan, antipsikotik veya duygudurum düzenleyici ilaçlara benzer şekilde nöronlar arasında serotonin, noradrenalin gibi hormonların düzenlenmesini sağlayarak psikiyatrik hastalıkların tedavisinde hızlı bir etkinlik sağlamaktadır.


EKT (şok tedavisi) bipolar bozukluk tedavisinde güvenilir bir yöntemdir.

Elektrokonvülzif Tedavi bipolar bozuklukta;


  • İlaç tedavisine dirençli manik, depresif ve karma duygudurum dönemlerinde

  • Tedaviden hızlı cevap alınması gereken kişinin kendine veya çevresine zarar verme riskinin olduğu durumlarda

  • Yeme içme reddinin olduğu ve katatonik (donakalım) belirtilerin eşlik ettiği duygudurum dönemlerinde

  • Gebelerde bazı ilaçların (valproat gibi) kullanımının sakıncalı olabileceği ve gebelikte kullanımının daha güvenilir olduğu ilaçlara direnç oluşması durumunda (haloperidol, ketiapin gibi) kullanılabilir.


 

6)Benzodiazepinler:


Benzodiazepinler bipolar bozukluğun tedavisinde sadece bazı durumlarda, çok dikkatli ve kısa süreli kullanılabilirler. Bu grup ilaçlar yeşil reçeteli ilaçlardır ve uzun süre kullanımında hastalığın gidişatında yarardan çok zarara sebep olurlar.


Benzodiazepinlerin bipolar bozuklukta kullanıldığı durumlar;

  • Hastane yatışlarında kendisine veya çevresine zarar verme riski olan hastalarda

  • Şiddetli uyku bozukluğu yaşayan hastalarda yakın kontrol dahilinde

  • Antipsikotik kullanımına rağmen saldırganlık görülen durumlar

  • Ağır depresyon ve intihar riskinin fazla olduğu durumlardır.

 


Son Yazılar

Hepsini Gör

1 Comment


Seda Tpl
Seda Tpl
Sep 02

merhaba hocam babam bipolar bir ay hastanede yattı fakat verilen ilaçlardan sonra vücut kasılması arttı bacak kol genel olarak kasılması arttı kendini yönetemiyor gücü kalmadı tepkisiz ve donuk halde ve zayıfladı aşırı derecede yardımcı olurmusunuz ne yapmalıyız ilaç yan etkisi midir nereye yönlendirmeliyiz Kullandığı ilaçlar oroferon ozapringyrex parkyn

Edited
Like
bottom of page