top of page
Yazarın fotoğrafıBerkay Vahapoglu

Demans (Bunama) Nedir?

Güncelleme tarihi: 2 Eki 2022

Demans tek bir hastalık olmamakla birlikte hafıza ve diğer zihinsel becerilerde bozulmalarla giden hastalıkların tamamına verilen isimdir. Demansın birçok nedeni olmakla birlikte, vakaların yaklaşık %65'ini Alzheimer Hastalığı oluşturur.



Günümüzde demans 65 yaş ve üzeri kişilerin %5'inde görülürken, 85 yaş ve sonrasında bu oran %20-35'e kadar çıkmaktadır. Kadınlarda erkeklere göre biraz daha sık görülür.




Demansın en sık nedenleri;


  • Alzheimer Hastalığı: Genellikle 65 yaş ve sonrasında yavaş başlayan bellek bozukluklarının ön planda olduğu ilerleyen dönemlerde depresyon, psikoz gibi psikiyatrik tabloların eşlik ettiği en sık demans türüdür.

  • Vasküler Demans: İnme sonrası görülen, beyinde etkilenen bölgeye göre farklı belirtilerle seyreden bir demans tablosudur.

  • Lewy Cisimcikli Demans: Hareket bozuklukları, görsel halüsinasyonlar ile seyreden gün içinde dahi bellek bozukluklarında dalgalanmaların görülebildiği bir demans tablosudur.

  • Frontotemporal Demans: Diğer demans türlerine göre daha erken yaşlarda başlayan, başlangıç döneminde kişilik değişimlerinin sık görüldüğü, ilerleyen dönemlerde bellek bozukluklarının görüldüğü bir demans türüdür.



Demans; genellikle ilerleyici, bellek sorunlarıyla seyreden, kişilik değişimlerinin, dil kullanımında bozulmaların ve hareket bozukluklarının eşlik edebildiği yaşamsal faaliyetleri bozan hastalıklar kümesidir.

Demansta unutkanlık dışında görülen zihinsel işlev bozuklukları; planlama, hesaplama, davranışların denetimi, odaklanma, problem çözme gibi becerilerdeki bozulmalardır.


  • Örneğin; kişi daha önce gitmiş olduğu bir marketin yolunu bulamamaya başlayabilir. Akşam yediği yemeği hatırlamayabilir. Tanıdık yerlerde kaybolabilir.

  • Zaman algısında bozulmalar görülebilir (günü, tarihi bilememesi gibi).

  • İletişim becerilerinde bozulmalar görülebilir (kelime bulamama, uygun cümle kuramama gibi).

  • Unutkanlık ise genellikle yeni bilgi kaydedememe şeklinde görülür. Demansı olan hastalar genellikle geçmişi gayet iyi hatırlarlar.


Demansta görülen kişilik değişimlerinde kişi uygunsuz davranışlar sergileyebilir.


  • Sakin mizacı olan birinin hastalığın etkisiyle çabuk öfkelenmeye başlaması gibi

  • Toplumsal kurallara uygun hareket eden bir kişinin demansla birlikte uygunsuz cinsel davranışlar, uygunsuz yeme ve anlamsız para harcama davranışları sergilemesi gibi..


Psikiyatrik belirtiler kimi zaman o kadar şiddetli hale gelir ki kişinin çevresine büyük zorluklar çıkarabilir. Bunlar;


Depresyon (içe kapanma, huzursuzluk, özbakımını yapmama, intihar davranışları gibi belirtilerle görülebilir)


Zarar görme hezeyanları (sanrı) en sık görülen psikotik belirtilerdendir;


  • Eşyalarının veya parasının çalındığına dair hezeyanlar (genellikle bakım verene karşı)

  • Ailesinin yerine başkalarının geçtiğine dair hezeyanlar.

  • Çevresinin kendisine kötülük yaptığına veya aldatıldığına dair hezeyanlar bunlardan en sık görülenleridir.


 

Tanı ve Tedavide Neler Yapılmalı ?


Demans bir beyin hastalığıdır ve tedavisi nöroloji ve psikiyatri hekimleri tarafından yürütülür. Demans belirtileri olan bir hastanın klinik ve nöropsikiyatrik incelemesinin yapılması gerekir. Burada en sık demans nedenleri belirtilmiş olsa da onlarca demans nedeni vardır.


Hastanın detaylı hastalık öyküsüyle birlikte, klinik belirtiler, laboratuvar tetkikleri, nöropsikiyatrik testler ve beyin görüntüleme yöntemleriyle demansa neden olan hastalık saptanır. Bazı nadir durumlarda demans geri dönüşlü olsa da genellikle süreğen ve ilerleyici bir tablodur.


Demans, bazı sebepler dışında (hipotirodi, vitamin eksiklikleri tedavi ile düzelen demansa sebep olabilir) tedavi ile tam olarak düzelmez. Tedavide amaç hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak ve işlevselliği bozan psikiyatrik belirtileri kısmen de olsa kontrol altına almaktır.


 

Tedavide;


Kolinesteraz inhibitörleri (donepezil, rivasitigmin gibi) ve NMDA antagonistleri (Memantin) başta bellek fonksiyonlarının bozulması olmak üzere hasatlığın gidişatını yavaşlatmakta kullanılır.


Psikiyatrik belirtilerin varlığında antidepresanlar (essitolopram, sertralin, mirtazapin, trazadon gibi) ve antipsikotikler (ketiapin, olanzapin, risperidon, klozapin, haloperidol gibi) kullanılır.


İlaç tedavilerinin yanında, hastaların yaşam alanını düzenlemek önemlidir.

Yaşam alanındaki karışıklığın azaltılması hastanın dikkatini toparlanmasında yardımcı olur.


Motor becerilerindeki bozulmayla sakarlık davranışları görülebileceği için kesici aletlerin uzaklaştırılması gerekebilir.


Erken evrelerde kişinin tek başına bir köşede, sosyal yaşantıdan, yeni bilgilerden ve becerilerden uzak, uyaransız kalması hastalık sürecini hızlandıracaktır. Bu nedenle hastanın sözel iletişimi sürdürmesini, kitap okumak gibi zihinsel faaliyetlere devam etmesini, egzersiz yapmasını teşvik etmek gerekir.


 



968 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page