OKB; obsesyonlar (saplantı/takıntı) ve kompulsiyonlar (zorlantı) ile oluşan kişinin yaşam kalitesini bozabilen bir psikiyatrik hastalıktır. Toplumda takıntı bozukluğu olarak da geçen OKB kimi zaman yaşam kalitesini önemli ölçüde bozabilen bir hastalıktır.
Obsesyonlar; kişinin zihninde kendi isteği dışında beliren, kişide genellikle endişeye neden olan, tekrarlayıcı düşünceler veya dürtülerdir.
Kişi genellikle bu düşüncenin veya dürtünün saçma olduğunu bilir fakat zihninden uzaklaştıramaz.
Örnek olarak; kişinin elinin kirlenmediğini bilmesine rağmen zihninde oluşan ve endişeye neden olan ''kirlilik'' düşüncesini verebiliriz.
Obsesyonlar, bir düşünce olabileceği gibi zihinde canlanan bir imaj, resim de olabilir.
Kompulsiyonlar ise; obsesyonun yarattığı huzursuzluğu, suçluluk duygusunu veya ruhsal gerilimi gidermek için yapılan tekrarlayan davranışlar, sözler veya zihinsel eylemlerdir.
Buna örnek olarak; kişinin elinin kirli olduğuna dair obsesyonlarının yarattığı endişeyi gidermek için yaptığı el yıkama davranışını verebiliriz.
Kişi kendini bu davranışları yapmamaya zorlasa bile genellikle bu huzursuzluğa dayanamayıp saçma olduğunu düşünmesine rağmen bu hareketleri tekrarlayabilir.
Obsesif Kompulsif Bozuklukta Gidişat ve Nedenler
OKB, toplumdaki insanların %2-3'ünde yaşamlarının bir döneminde görülür.
OKB genellikle 18-30 yaş arası gibi genç yaşlarda başlar. Kadınlarda ve erkeklerde hemen hemen eşit sıklıkta görülür.
Çocuklukta da sık görülebilse de genellikle geçici olma eğilimindedirler. Bazen ise belirtiler çocukluk çağında başlayıp süreğenleşebilir.
Hastalık genellikle süreğen olma eğilimdedir. Süreğen gidişat içerisinde ise belirtilerde alevlenme dönemleri veya kendiliğinden sönümlenme dönemleri sık görülür.
Kimi zaman belirtilerin yarattığı rahatsızlık 5-10 yıl boyunca tedavi alma ihtiyacı oluşacak düzeye gelmez ve tedavi başvurusu daha geç yaşlarda olabilir.
OKB hastalarında birden fazla obsesyon veya kompulsiyon sıklıkla görülür. Kimi zaman onlarca obsesyon görülebilir.
Belli dönemlerde kişinin obsesyonlarında değişim görülebilir. Örneğin; hastalık başlangıcında emin olamama obsesyonları ve kontrol etme kompulsiyonları ön plandayken, birkaç yıl sonra dini obsesyonlar kişinin temel şikayeti olabilir.
Hastalığın kesin bir nedeni olmasa dahi çoğu hastalık gibi genetik ve çevresel etmenler hastalığın oluşmasında rol almaktadır.
OKB tanısı olan kişilerde, serotonin ve dopamin reseptörlerinde ve bunları kodlayan genlerde bazı anormallikler saptanmıştır.
Beyin görüntüleme çalışmalarında ise orbitofrontal korteks, talamus, striatum gibi beyin bölgelerinde etkinlik artışı saptanmıştır.
OKB hastalığı olanların akrabalarında topluma göre daha yüksek sıklıkta OKB görüldüğü saptanmıştır.
Travmatik olayların OKB başlanmasında rol aldığına dair çalışmalar bulunmaktadır.
Obesyon ve Kompulsiyon Çeşitleri
1. Kirlenme/bulaş obsesyonları ve temizlik kompulsiyonları
Kişide çeşitli durumlarda (kapı kolunu tuttuğunda, biriyle tokalaştığında vb.) kirlendiğine dair endişe yaratan düşünceler oluşur. Bunun etkisiyle hastalanacağı veya pislik bulaşacağına dair endişelerle el yıkama, duş alma, üzerinin değişme gibi kompulsiyon davranışları görülür.
Davranışlar genelde olağan bir temizlik süresinin üzerine çıkar. El yıkamanın yirmi saniye yapılmasının yeterli olmasına rağmen dakikalarca ellerinin yıkama gibi.
Örneğin; kişinin tuvalette idrarını yaptıktan sonra idrarın üzerine sıçradığını düşünmesi ve kirleneceğini veya hasta olacağını düşünmesini obsesyon olarak tanımlarsak. Bu endişe haline dayanamayarak uzun süre duş almasını da kompulsiyon olarak tanımlayabiliriz. Bazı hastalarda bu durum o kadar sık yineler ve uzun sürer ki hasta günlük yaşamını güçlükle idame ettirecek duruma gelir.
2. Emin olamama/şüphe obsesyonları ve kontrol kompulsiyonları
Kişi doğal gazı kapattım mı? evin kapısını kilitledim mi? gibi obsesyonlar ile tekrar tekrar eve geri dönüp ocağı, kapıyı kontrol etmeye ihtiyaç duyabilir. Bu, OKB çeşitleri arasında en sık görülenidir.
Başka bir örnek olarak ise, araba kullanırken yanında geçtiği kişiler için ''acaba ona çarptım mı?'' şüphesi duyan ve o kişiye bakmadan yoluna devam demeyen bir hasta verilebilir. Kişi görüşmede bunu saçma bulduğunu söyler ancak o anda kontrol davranışını yapmadan rahatlayamaz.
Burada kişi; ''her kapı kontrol eden, doğal gaz kontrol eden OKB hastası mıdır ?''diye düşünebilir. Buna benzer bir tabloyu hastalık perspektifinde değerlendireceksek, bu belirtilerin; toplumsal normların dışına çıkmış olması, kişinin işlevselliğini bozması, kişinin kendisini durdurmaya çalışmasına rağmen bunu yapamaması gerekmektedir.
Kişi, evin kapısını kilitleyip kilitlemediğini üç kez kontrol ettikten sonra rahatlayıp, arabayla yola çıkıp daha sonra kapıyı kilitledim mi acaba düşüncesinin yarattığı endişeye hakim olamayıp uzun yollardan eve geri dönüp tekrar kapıyı kontrol edebilmektedir. Daha sonra konuşulduğunda aslında bunu saçma bulduğu ama o sırada yaşadığı endişeye dayanamadığını ifade eder. Burada hasatlıktan söz edebiliriz. Ancak evden çıkarken pencereleri açık unuttum mu diyerek geri dönen bir kişinin bunu aralıklı olarak yapması bu durumun ona saçma gelmemesi, işlevselliğini bozmaması durumunda bu tabloya OKB diyemeyiz.
OKB, toplum tarafından simetri/düzen, emin olamama ve temizlik obsesyonlarından ibaret sanılabilir. Ancak dini ve cinsel içerikli obsesyonlar da toplumda yaygın olarak mevcuttur. Dini ve cinsel içerikli obsesyonları olan kişiler, bunun bir hastalık olduğunu bilmediklerinde yoğun suçluluk düşüncelerine kapılabilirler.
3. Dini İçerikli Obsesyonlar
Kişide namaz kılmak, dua etmek, abdest almak gibi dini vazifeleri yerine getirirken veya bir uyarıcı olmadan oluşan dini içerikli rahatsız edici düşünceler oluşması ve bunun yarattığı endişe ile seyreder. Bu durum dindar topluluklarda daha sık görülür.
Kimi zaman kişi günah işlediğini düşünerek din adamlarına gider. Bazı din adamları da bunun ''vesvese hastalığı'' olduğunu söyleyerek kişiyi psikiyatriste yönlendirir.
Örnek olarak; namaz kılarken ''Allah'ın varlığında şüphe duyma'' obsesyonu gelmesiyle kişinin yoğun bir endişeye kapılması ve tövbe etmesi verilebilir. Dini obsesyonlarda kişi bunun bir hastalık olduğunu bilmediğinde yoğun utanç ve suçluluk duyguları yaşayabilir. Kimi zaman bu endişe ile başa çıkmak o kadar güç olabilir ki kişi namaz kılmayı bırakabilir.
4. Cinsel İçerikli Obsesyonlar
Kişinin zihninde; istemediği kişilere karşı, düşünmeyi istememesine rağmen, rahatsız edici cinsel içerikli imajlar veya düşünceler oluşabilir.
Örneğin; hastada istemediği kişilere karşı ''acaba ona cinsel sarkıntılık yapar mıyım'' obsesyonun olması, kişinin sosyal ilişkilerden uzaklaşmasına neden olabilir. Bu durumun hastalık olduğunu bilmeyen kişilerde ''ben sapık mıyım düşüncesi belirebilir, suçluluk duygularıyla baş etmekte zorlanabilir. Bu duruma ikincil olarak, depresyon, sosyal ilişkilerde azalma, odaklanama güçlükleri oluşabilir.
5. Saldırganlık obesesyonları
Kişinin zihninde istememesine rağmen çevresindeki birine zarar vereceğine dair oluşan düşüncelerle görülür.
Örnek olarak; mutfakta yakınıyla oturan bir kişide, masada gördüğü bıçak ile istemsiz olarak ve böyle bir niyetinin olmamasına karşın ''yakınıma zarar verir miyim?'' düşüncesinin oluşması verilebilir. Bu obsesyonun yarattığı endişe sonucunda, kişi evdeki keskin uçlu bıçakları atabilir veya ulaşamayacağı bir yere saklayabilir.
6.Simetri ile ilgili obsesyonlar; eşyaların belli düzende durması gibi, belli yerlere basarak yürümek gibi görülebilir. Toplumda sık görülebilse de işlevselliği bozacak boyutta olmasına daha az sıklıkta rastlanır. Obsesif kompulsif kişilik özellikleri olanlarda da sık rastlanır.
7.Sayı sayma kompulsiyonları; kişi belli bir sayıya kadar saymadan bir işe başlarsa huzursuz hissedebilir. Bu tabloda doğrudan bir obsesyon olmayabilir veya ''kötü bir şey olacağı'' düşüncesi olabilir.
Her ''takıntılı düşünce'' OKB ye işaret eder mi?
Kliniğe başvuran hastalardan bir kısmı ''bende takıntı bozukluğu var'' diyerek şikayetlerinin dile getirebilir. Burada takıntı denilen durumun bir kısmının geçmişte yaşanan bir olayla ilgili veya bu durumun yaratacağı olası durumlarla ilgili yoğun düşünme eylemi olduğunu anlarız. Bu da tanım olarak obsesyona benzese dahi içeriği genellikle saçma değildir. Yaşanılan bir olayla ilgili olayın yarattığı zorlanma durumudur.
Obsesif kompulsif kişilik bozukluğu denilen bir tablo da OKB ile karışabilmektedir. Obsesif kompulsif kişilik özellikleri olanlar; mükemmeliyetçi, düzen konusunda hassas, titiz insanlardır. Yaptıkları işi derinlemesine incelerler, küçük hatalara takılabilirler. Ancak bu özellikler; zaman zaman rahatsız edici olsa da, genellikle OKB de olduğu gibi kişiye ''saçma'', ''hastalıklı'', ''utanç verici'' gelmez.
Obsesif kompulsif bozukluk; toplumun önemli bir kısmında görülen kişinin sosyal ve mesleki işlevselliğinde bozulmalara yol açabilen bir psikiyatrik hastalıktır. Hipertansiyon ve diyabet gibi hastalıklara benzer şekilde bir çok nedene bağlı olabilir.
Obsesyonlar utanç duyulacak düşünceler değildir, bir hastalığın getirmiş olduğu belirtilerdir. Kişi kendisinde OKB olduğunu düşünüyor ise doğru tanı ve tedavi için bir psikiyatriste başvurmalıdır.
Comentarios